HACI ŞAKİR’İN BAŞARI HİKAYESİ
Bu yazımızda Hacı Şakir’in başarı hikayesini alacağız. Hacı Şakir ile ilgili merak ettiğiniz soruları, nasıl başarıyı yakaladığını bu yazımızda bulabilirsiniz. Kişisel gelişim başarı hikayeleri arasında etkileyici bir yeri olan Hacı Şakir Başarı Hikayesi sizlere de ışık tutacağına inanıyoruz. Diğer firmaların ve kişilerin başarı hikayelerini sitemizden bulabilirsiniz. Başarı hikayeleri herkese ilham veren hikayelerdir. Okuyarak kendi başarınızın temellerini atabilir, siz de kendi başarı hikayenizi yazabilirsiniz.
Hiç hamama gitmesek bile, çocukluğumuzda, çoğumuzun evinde bulunan kazanlı banyo sobalarının yanında annelerimizin, bizi büyütenlerin bizleri yıkadıkları o günlerden hatırlıyoruz bu markayı. Hatta Hacışakir sabunu desek, direkt kokusu gelir burnumuza. Halen de banyomuzda bulunuyor belki kalıp kalıp sabunları…
Bu bölümde bir başka yerli girişimimizden ve girişimcisinden bahsedeceğiz. Sabuncuzade Hacı Şakir ve sabun markası Hacı Şakir Sabunları…
Hacı Şakir Bey’in babası aslında bir Kırım Tatarı olup, 19. yüzyılın ortalarında Kırım’da sabun ve mum üreten Kazan Tatarı bir müteşebbistir. Bu sabunun ilk üretimi, 1889’a kadar götürülür.
Hiç hamama gitmesek bile, çocukluğumuzda, çoğumuzun evinde bulunan kazanlı banyo sobalarının yanında annelerimizin, bizi büyütenlerin bizleri yıkadıkları o günlerden hatırlıyoruz bu markayı. Hatta Hacışakir sabunu desek, direkt kokusu gelir burnumuza. Halen de banyomuzda bulunuyor belki kalıp kalıp sabunları…
Bu bölümde bir başka yerli girişimimizden ve girişimcisinden bahsedeceğiz. Sabuncuzade Hacı Şakir ve sabun markası Hacı Şakir Sabunları…
Hacı Şakir Bey’in babası aslında bir Kırım Tatarı olup, 19. yüzyılın ortalarında Kırım’da sabun ve mum üreten Kazan Tatarı bir müteşebbistir. Bu sabunun ilk üretimi, 1889’a kadar götürülür.
Karadeniz’in kuzeyinin Rus egemenliğine girmesiyle ve Volga nehrinden kaynaklanan doğal sebepler yüzünden Hacı Şakir ailesi ile birlikte 1915 yılında Türkiye’ye göç eder. Hacı Ali Bey göç ettikten sonra, Laleli Atpazarı’nda evinin altında sabun ve mum üretmeye devam eder.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 91 numaralı Ticaret Sicili’ne sahip şirketi olan Sabuncuzade M. Şakir ve Mahdumu Müessesatı Ticari ve Sınai Türk Anonim Şirketi’nin kuruluşu, bizzat Atatürk’ün imzasıyla 1925’te tescil edilmiştir.
Unvanda bulunan ve çok az sayıda kuruluşa verilen ‘Türkiye Anonim Şirketi’ ibaresi ise kuruluşta yıllarca iftihar konusu olmuştur. Daha sonra Hacı Şakir, İstanbul Ticaret Odası’nın 9’uncu, İstanbul Sanayi Odası’nın ilk şirketi olmuştur. Şirketin başındaki Hacı Şakir Sabuncuzade, İzmir İktisat Kongresi’ne katılmıştır.
Hacı Şakir ardından 1934 yılında Sabuncuzade soyadını alır. Ve ürünün markası da “Hacı Şakir” olarak belirlenir.
Yıldız ve çift Anahtar işaretli sabunları üreten şirket, Hacı Şakir’in ölümünden sonra büyük oğlu Ahmet Tevfik ile kardeşi Şerif Sabuncuoğlu tarafından yönetildi. Daha sonra şirket yine aileden bir yönetici Selahattin Sabuncuoğlu’nun yönetimine geçti. İstanbul Sanayi Odasının ilk 100 şirket sıralamasında şirket 1965 yılında 28. Sırada yer alıyordu.
70’li yıllar Hacı Şakir markasının daha da büyüdüğü yıllar olacaktı. İstanbul Ayazağa’daki gliserin fabrikası 1970’te, yeni sabun hatları da 1974’te devrete dirdi. 1975’te İtalya’dan alınan modern makineler ile üretim saatte 2,5 tona yükseldi. Daha sonra ambalajlama ve paketleme yapan otomatik makinelere geçildi.
Yeni sahipleri ile, şirketin Pazar payı %23’ten %36’ya çıktı. Selahattin Sabuncuzade, kalan %25 hisseyi de 1990 yılında Özsüer ailesine devretti.
Ardından Özsüer ailesi şirketin %67’sini, 1991 yılında ABD’li çok uluslu temizlik ürünleri şirketi Colgate Palmolive’e sattı. Tesisler 2005’te Gebze’deki yeni fabrikaya taşındı.
Şirketin sahipleri tamamen değişse bile, Hacı Şakir markası ve çift anahtar logosu sabunların üzerinde halâ bulunmaktadır.
Hiç hamama gitmesek bile, çocukluğumuzda, çoğumuzun evinde bulunan kazanlı banyo sobalarının yanında annelerimizin, bizi büyütenlerin bizleri yıkadıkları o günlerden hatırlıyoruz bu markayı. Hatta Hacışakir sabunu desek, direkt kokusu gelir burnumuza. Halen de banyomuzda bulunuyor belki kalıp kalıp sabunları…
Bu bölümde bir başka yerli girişimimizden ve girişimcisinden bahsedeceğiz. Sabuncuzade Hacı Şakir ve sabun markası Hacı Şakir Sabunları…
Hacı Şakir Bey’in babası aslında bir Kırım Tatarı olup, 19. yüzyılın ortalarında Kırım’da sabun ve mum üreten Kazan Tatarı bir müteşebbistir. Bu sabunun ilk üretimi, 1889’a kadar götürülür.
Karadeniz’in kuzeyinin Rus egemenliğine girmesiyle ve Volga nehrinden kaynaklanan doğal sebepler yüzünden Hacı Şakir ailesi ile birlikte 1915 yılında Türkiye’ye göç eder. Hacı Ali Bey göç ettikten sonra, Laleli Atpazarı’nda evinin altında sabun ve mum üretmeye devam eder.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 91 numaralı Ticaret Sicili’ne sahip şirketi olan Sabuncuzade M. Şakir ve Mahdumu Müessesatı Ticari ve Sınai Türk Anonim Şirketi’nin kuruluşu, bizzat Atatürk’ün imzasıyla 1925’te tescil edilmiştir.
Unvanda bulunan ve çok az sayıda kuruluşa verilen ‘Türkiye Anonim Şirketi’ ibaresi ise kuruluşta yıllarca iftihar konusu olmuştur. Daha sonra Hacı Şakir, İstanbul Ticaret Odası’nın 9’uncu, İstanbul Sanayi Odası’nın ilk şirketi olmuştur. Şirketin başındaki Hacı Şakir Sabuncuzade, İzmir İktisat Kongresi’ne katılmıştır.
Hacı Şakir ardından 1934 yılında Sabuncuzade soyadını alır. Ve ürünün markası da “Hacı Şakir” olarak belirlenir.
Yıldız ve çift Anahtar işaretli sabunları üreten şirket, Hacı Şakir’in ölümünden sonra büyük oğlu Ahmet Tevfik ile kardeşi Şerif Sabuncuoğlu tarafından yönetildi. Daha sonra şirket yine aileden bir yönetici Selahattin Sabuncuoğlu’nun yönetimine geçti. İstanbul Sanayi Odasının ilk 100 şirket sıralamasında şirket 1965 yılında 28. Sırada yer alıyordu.
70’li yıllar Hacı Şakir markasının daha da büyüdüğü yıllar olacaktı. İstanbul Ayazağa’daki gliserin fabrikası 1970’te, yeni sabun hatları da 1974’te devrete dirdi. 1975’te İtalya’dan alınan modern makineler ile üretim saatte 2,5 tona yükseldi. Daha sonra ambalajlama ve paketleme yapan otomatik makinelere geçildi.
Hacı Şakir’in ve firmasının en çarpıcı özelliği ve takdir edilecek bir çalışma ahlağı olarak şunu söyleyebiliriz ki, şirket, perakendecilerin zarar etmemesi için sattığı 1 çuval sabunu %8,7’lik kuruma firesini hesaba katarak daha düşük ağırlıkta fatura ederdi.
80’li yılların ortalarında şirket mali sıkıntılarla karşılaştığı için Selahattin Bey şirketin %75 hissesini 1987 yılında Maya Grup’un sahibi olan arkadaşı İlyas Özsüer’e satmıştı. Buna neden olarak da dönemin yüksek enflasyonunu ve faizini ve bu nedenle sermaye artıramadıklarını, elde edilen kârın dönemi döndürmede eriyip gittiğini gösterecekti.
Yeni sahipleri ile, şirketin Pazar payı %23’ten %36’ya çıktı. Selahattin Sabuncuzade, kalan %25 hisseyi de 1990 yılında Özsüer ailesine devretti.
Ardından Özsüer ailesi şirketin %67’sini, 1991 yılında ABD’li çok uluslu temizlik ürünleri şirketi Colgate Palmolive’e sattı. Tesisler 2005’te Gebze’deki yeni fabrikaya taşındı.
Şirketin sahipleri tamamen değişse bile, Hacı Şakir markası ve çift anahtar logosu sabunların üzerinde halâ bulunmaktadır.
Bu girişimden çıkaracağımız dersler için bize ışık tutacak birkaç önemli hususa gelince;
- Hacı Mehmet Şakir şirketin %50 hissesini büyük oğlu Ahmet Tevfik’e verdiği için şirketin bölünmesini önledi. Ancak üçüncü kuşakta hisselerin tüm mirasçılara bölünmesi ve kurumsallaşması konusundaki zayıflıklar şirketin kurucu ailenin elinden çıkmasına neden oldu.
- Kurucuların toptancı ve perakendecileri gözetmesi, ürünlerin diğer markalara göre daha çok tercih edilmesini sağladı. Bu da piyasaya nüfuzu ve piyasada tanınırlığı hızlı bir şekilde artırdı.
- Sabunun gramajından, saflığından ve kalitesinden ödün verilmemesi marka güvenirliliğini artıran önemli bir faktör oldu.
Diğer Tüm Başarı Hikayelerini Okumak İçin Tıklayınız.
KAYNAK: http://pazarlar-girisimler-firsatlar.com/?p=1714